Biz şimdi ölsek; en fazla kahvede çaylar soğur.
Böyle geçip giderken uzun zamanlar, kimleri unuttuk kimler kalanlar?
Çocukluğuma dokunsan öksüz çıkarım.
Deli sormuş deliye, aşk nedir diye ? deli gülmüş deliye, ben niye delirdim diye.
Eski bir aşk, yeni bir ayrılıktır her zaman. Bunu kuşlar sorar, yıldızlar da anlatır; kimse bilmez be canım bir yara bir ömrü nasıl kanatır….
Gittiğin yer bir yağmur damlası kadar yakın, gittiğin yer bir uçurum kadar uzak.
Halkımı tanısan yurtsuz çıkarım.
Herkes arar pembesini. Oysa kendinden ötesi yoktur; kimse sevmez yalnızlıkta gölgesini.
Herkes kırılamaz, ipince bir dal olmak gerekir kırılmak için, ama dünya kütüklerin.
Herkesin bir kimsesi vardır ben bilmez miyim bir de kimsesizliği.
Kısa bir öyküdür hayat, uğruna upuzun acılar çektiğimiz. Kısa bir türküdür, bir kez daha söylemek için delirdiğimiz.
Kimse bilmez be canım, “bir yara bir ömrü nasıl kanatır.
Ne ses ne nefes ne de bu rüzgâr bağışlar seni simsiyah gecelerde budanırken ah ömrüm dönüp sırtını giderken kimler karşılar seni?
Sen bir şeyler bilsen bildiğinden ben çıkarım.
Seni bana uzak kılan bu ıssız ve derin uçurumlar. Uçurumlar utansın!
Ses hoyrat sevinç yılgın şakaklarım sonbahar.
Siz orada kalabalık ve kabarık kalın, sağ olun, yalnızlık iyi, yalnızlık iyi.
Sokakların gün batınca neden boşaldığını ve yüreğimin neden kabardığını bilmiyorum. Konuşsam sessizlik gitsem ayrılık….
Ve ben gittim yüreğimde kan gülleri, siz de o aşkın teninde dinamit sayın beni!
Ya kederiydik kendimizin, ya bir halkın kaderi; ya şakağı ya şafağı bir halkın namlular çarmıhında!
Bu site tüm dünyada etki yaratmış sözleri aramanızı sağlayan bir arama motorudur. Sitemizde 75.000'den fazla sayıda söz bulunmaktadır. Beğendiğiniz sözleri saklayabilir ve sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.