İçli dışlı olmak: Teklifsiz, çok samimi, sıkı fıkı, senli benli olmak."Biz Fatma`yla iyice içli dışlı olduk."
İçtikleri su ayrı gitmemek: Sıkı fıkı dost, samimi arkadaş olmak; birbirlerinden saklayacakları bir şeyleri bulunmamak.
İdare etmek: 1. Yönetmek, çekip çevirmek. 2. Tutumlu olmak, kullanmak. 3. Elvermek, yetmek, yetişmek, korumak, kurtarmak. 4. Hoş görmek, göz yummak. 5. Örtbas etmek."Bu ayakkabıyı bu fiyata veremem, çünkü idare etmez."
İfade vermek: Sorguya cevap vermek.
İflâhını kesmek: Gücünü tamamiyle yok edip bir daha karşı koyamayacak, düzelemeyecek, iş yapamayacak duruma getirmek."Ben adamın iflâhını keserim, anladın mı?"
İfrit olmak: Çok öfkelenmek; aşırı ölçüde, kendini kaybedecek kadar sinirlenip kızmak."İfrit oluyorum şu adamın hareketlerine."
İğne atsan yere düşmez: Çok kalabalık, yürünecek gibi değil.
İğne ile kuyu kazmak: Zor denecek bir işi yetersiz araç ve gereçlerle başarmaya çalışmak.
İğne ipliğe dönmek: Aşırı derecede zayıflamak, kilo vermek."O iri yarı adam hapisten çıktı ki iğne ipliğe dönmüş."
İğneli söz: Dokunaklı, kırıcı, üzücü söz."O iğneli sözlere ben bile dayanamazdım doğrusu."
İki ahbap çavuşlar: Hemen her yerde birlikte görülen, birbirlerinden ayrılmayan iki arkadaş, dost.
İki arada bir derede (kalmak): Sıkışık, zor şartlar altında (kalmak).
İki ayağını bir pabuca sokmak: Bir kimseyi, bir işi yapması için zorlamak, sıkıntıya sokmak.
İki cami arasında kalmış beynamaza dönmek: İki yoldan hangisini tutacağını; şöyle mi, böyle mi yapacağını bilememek; şaşırıp bir şey yapamaz olmak.
İki cihanda yüzü ak olmak: Doğru ve faziletli yaşayıp dünya ve ahrette mükâfat görmek.
İki çift söz etmek: Bir araya gelip birkaç söz söylemek."Ne zamandır seninle bir araya gelip de iki çift söz edemedik."
İki eli (birinin) yakasında olmak: Ahrette, hesap gününde ondan davacı olmak; hakkını istemek.
İki eli kanda olsa: Ne kadar önemli olursa olsun, elindeki iş hiç bırakılamayacak derecede olsa bile."Söyleyin ona, iki eli kanda olsa da durmasın gelsin."
İki gözü iki çeşme: Sürekli, çok ağlayarak."Kadıncağız iki gözü iki çeşme ağlayıp duruyormuş."
İki paralık etmek: Değerini, onurunu çok düşürmek."Seni arlanmaz utanmaz seni, beni iki paralık ettin, senin yüzünden topluma çıkamaz oldum!"
Bu site tüm dünyada etki yaratmış sözleri aramanızı sağlayan bir arama motorudur. Sitemizde 75.000'den fazla sayıda söz bulunmaktadır. Beğendiğiniz sözleri saklayabilir ve sevdiklerinizle paylaşabilirsiniz.